Kayıtlar

2015 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Bir Fetüsle Konuşmak ve Anneyi Doğurmak

Bu yazıda hiç fotoğraf yok. Bölünsün istemiyorum çünkü. “Bebeğinle konuş” deyince kulağa biraz romantik geliyor, kabul. Ama bu, çoğu zaman gerçeklikten kopuk, pembe bir dünya görüşü dayatmasının parçası haline geliyor. Oysa tam da bu yüzden, kadın → anne bağlantısı sekteye uğruyor ve doğumdan sonra birçok kadın anneliğini özgürce yaşayamaz hale geliyor. Bu yüzden “Fetüsle konuşun” dedim. Çünkü bir annenin doğması için, önce onun sesine kulak vermek gerekir. -Doğum iznim bitti, ücretsiz izne çıktım. İşe dönüp dönmeme konusunda kararsızım. Geçen gün ajansa uğradım, kızları gördüm. 5 yeni anne arkadaşım işe dönmüş, benim de işe geri dönmem gerektiği konusunda tavsiyelerde bulundular. Kimisi evin kirasını, kimisi benim maddi plansızlığımı, kimisi de artık anne sütüne ek gıdalarla beslenen 6 aylık bebeğimin bana eskisi kadar ihtiyaç duymadığını gerekçe göstererek… Bu önerileri yanlış anlayacak ya da yabana atacak değilim, kendileri için düşündüklerini benimle de paylaştılar bir yerde…- ...

Bebekler Wireless Bağlanamıyor - Memeye Takın

Aslında onlar yapabiliyorlar da bence ama biz algılayamıyoruz. Çünkü çok fazla uyaranımız var. Şimdi burda hepsini sıralamiyim. Ben söylemeden yüz tane sayarsın. Anne, kayınanne, bebeğin babası, koca, televizyon, doktor, facebook, instagram, para, havalar… Biz ne halde olursak olalım bebeğin yine de bağlanmaya ihtiyacı var. Bu bağlantıyı şarja takılı bir bilgisayardan wireless bağlanmak gibi hayal edin. Yani gerçekten şarj olup update almaya ihtiyacı var bebeğin. Fiziksel bağlantı yani şarj olmak için için annesinin memesine, wirelessla update almak için annesinin zihnine ihtiyacı var. Kaliteli bir bağlantı için ana makinanın tüm “gerçek” ihtiyaçlarının karşılanması gerek. İyi beslenme, iyi uyku, esnemiş açık bir beden, sosyalleşmek, dengeli özel hayat. Tabii evinin elektriği, suyu, doğalgazı vs de açık olmalı. Mümkünse borcu olmasın. Ya da ne derdi olursa olsun bebeğiyle buluştuğunda o düşüncelere biraz olsun yol verebilsin. Makina olmaktan çıksın. İnsan olmanın ederini yaşasın. Ha...

Benim Anne Olmaklığım

Resim
Kabul edin.  Onların en büyük hakkı gerçek bir “anne”ye sahip olmak.  Ama yanlarında bir dayatma,  kitap yığını ya da kirli internet bilgisi buluyorlar. Aslında karmaşık hiç bir şey yok. Ne doktorların bilebileceği, ne arkadaşınızın önereceği, ne de televizyonda gösterilebilecek bir bilgi yok. Anne sensin, çocuk senin çocuğun. Anne ne bir doktor, ne bir teyze ne de bir uzman olabilir… Tüm bu insanlar, annenin hissedebileceğinin onda birini söyleyemez. Eğer ben bebeğimi bu kadarcık bilgiyle büyütürüm arkadaş diyorsan hay hay.. Yok ben daha fazlasını istiyorum diyorsan kapa kulaklarını, gerekiyorsa gözlerini de kapat ve iç sesine odaklan.  Bunu yapmak gerçekten zor biliyorum ama bebeğinle bağlantıyı kurduğun an hayat çok daha kolay olacak.   Her Şey Dokunmakla İlgili… Ona özgürce dokunduğunda bağ da oluşmaya başlıyor.  Muhtemelen bu maymun bebeğini kaç kere kucakladığı ne kadar kucağında tuttuğuyla ilgili hiç eleştiri almıyor. Bebeğiyle uyursa bebeğini öldüre...